``~~``ahde vefa ``~~``ahde vefa imandandir Hz.Muhammed(sav)
  HÜZÜN GECELERİ
 



Hep derlerki insan yanlız geldi yanlız gidecek .
yanlızlığımızın ne olduğunu bilemeden geçirdiğimiz okadar zaman varki .bom boş ve hunharca zedelenmiş seneler.işte ozamanlarda karşımıza biri veya bir yazı çıkar ve bizi alabildiğine düşünmeye sevkeden bir cümle vardır . düğümler çözülür ve ardından kapılar açılmaya başlar işte o kapının adı başlığımız oldu .


HÜZÜN GECELERİ:
çok defa hepimizn kılmak için çaba sarfettiği fakat bir türlü sonunu getiremediğimiz gece yürüyüşleri bir adı gece namazları.
muhabbet erlerinin yanlız kalmayı sevdiği anlar ve bir nevi vuslat. ALLAH ile beraberliğin ve ötelerden ayrı kalmışlığın bitiş anı .

O zamanlarda ALLAH`a arzedilen tek şey var ortak derdid bu o gecelerde yürüyenlerin .En sevgiliye olan hasretin adıdır ve insan hüzünlere boğulur geriye dönmeyi istemez tıpkı efendimizin miracdan dönmek istememesi gibi . oda dönmek istememişti fakat ardında ümmeti vardı ve geri dönüverdi . ama aciz aklıma ilk gelen geriye dönmemektir bunuda açık yüreklilikle söylemekte bir sakınca görmüyorum.


Tutsağı olmuşuz kendimizin .Evet kendi kendimizin tutsağıyız .Nefsani isteklerimiz o kadar çoğaldıki hangisini yerine getirirsek getirelim bir türlü içimizde ki birinin istekleri bitmiyor.Artık sıkıldık bunaldık ve geceleri.Tüm bedenimizle ve içimizdeki biriylede biliyoruzki isteklerin ertelendiği yani dünya adına ne varsa sabaha bırakıldığı bir an geceler .İşte o anda dünyayla olan diyaloğu kadarıyla yorgun ve bitkin düşen insanın asıl isteme zamanı olan gece vaktinde istemeye mecali kalmamış olarak uyuyaya kalması en büyük gafleti olsa gerek.

Ve bir gün geliyor insan için . Hep böyle geçen senelerden sonra ALLAHa el açacak yüzde kalmıyor. akıntıya bırakıpta kendini nedensonra sekeratta uyanıyor.
İşte gelin biz artık uyuyanlardan olmayıp sekerattan önce uyananlarla birlikte kendimiz ALLAHa şikayet edelim .Eellerin ayakların ve tüm uzuvların bizi ihbar edeceği vakit gelmeden . Kendimizi bu gün ve bu gece ALLAH`a şikayet edip onun rahmetinden umalım inş.

Kim bilir bu gecelerde kimler ağlayıp sızladı yaradandan parçalanırcasına kaç milyon insan istedi ve bu devri alemde kaç milyonu bu isteğe hala talipli olacak .aslında insan hep yanlız iç alemlerinde ötelere uzanan kapılar açık .Oradan gelen esintilerin etkisiyle insan dünyada cenneti adem babamız vesilesiyle anlıyor ve özlüyor olabilirmi?.
Her ne olursa olsun ruhun derinliklerinde biyerde dünyaya inmenin verdiği bir hüzün var insanda. ve onun etkisiyle olsagerek gecenin sessizliğinde ruhun feryadı duyuluyor .Neden olduğunu bilmeden kalpte bişeyler eriyor ve o erime devam ettikçe gözlerdende bir yaş boşanı veriyor insanda.İşte o an rahmet kapısı kendine
 kapalı olan insan o kapıyı açık bulup istiğfara ve tevbeye daha da candan yapışıyor .Bir huzur ve bir sekinet ini veriyor kalbine. istediği tek şey oluyor insanın zaman ve mekan kavramının donması ve hep oradan o esintiyi hissetmesi. O kısacık anıda yine Efendimizin (s.a.v)miracdan döndüğü zaman benzetirim leğendeki abdest suyu hala dalgalanmaktaydı değilmi ve neler olmuştu halbuki yaşadığımız bu zamana sığmayacak kadar .

Neler yaşamıştı Efendimiz?

 
  Bugün 13 ziyaretçi (16 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol